Ve işte o büyülü güç elindedir araba delimizin. Artık bir yerden kendine ait olacak arabanın parası derlenmiş toparlanmıştır. Siteler gezilir internette, gazete ilanları ezberlenir ve araba pazarları turları başlar. Yakınlarında ikinci el araba alıp satan birileri kendilerince şanslıdır o günlerde(ki çok sonra delimiz fark edecektir acıyla ki yalan dolandır o yakınlar hep kendi küplerinedir faydaları ). Baştan her gün tekrar bakılır satılıkların ilanlarına bitmez bu araştırma. Çünkü hep biraz daha iyisi vardır hep birileri de kafaları karıştırır. Hangimiz bilmeyiz ki o geyikleri; ikinci el alsan da tutulanı al der biri kimisi biniciysen oğlum rahatına bak pek çok araç var bak binilesi ama onlarıda satamazsın alıp binersen diye akıl verir. Ki bazıları haklıdır bu sözleri edenlerin. Ama gerçek bunlar değildir tabi delimizin gönlünde. O hayal aleminde kendi kapısını direksiyonunu çoktan kararlamıştır bi kere. Peki gerçekte aranması gereken nelerdir ikinci el araç alımında?
Alacağınız makine ne olursa olsun ruhunuzu biraz okşamalı. Bindiğinizde o bağı hissetmelisiniz ki o da size ona hükmetmenize yardım edebilsin. Yaşı kilometresi ilk bakışta bilenin bilmeyenin de sorduğu sorulardır. Ama aracın diriliğine bakılmalıdır her şey den önce. Dirilikse aracın lastiklerinin duruşuyla kaportanın boyasının orjinalliği arasında fark edilen niteliklerinin bileşkesidir. Kazasız olması göstergelerinin kontrolü(ki bu göstergeler kısaca şunlardır : cam fitili takibi yıpranmışlığı,kapı içi boyaları ve civataların orjinalliğinin kontrolü,kapı açılıp kapanma sesleri - fasılaları,motor kapağı altındaki motor kulaklarına yakın kaporta boyası ve yine civataların orjinalliğinin takibi vs.dir) ilk bakışta kolay gibi görünen ama günümüz kaportacılık ve ustalık teknolojisi hileleriyle kapatılabilen hilelerdendir. En can sıkan ve asla doğru cevabı alınamayan bir sorudur “kazası belası var mı?” sorusu. Bu noktada çalışılan ve güvenilen bir oto tamir ustasından yardım alınabilir tabii ki. Ama bir araba delisi gözüne güvenmelidir. Unutulmaması gereken bir öneride, çocukluğundan beri hergün bir yerlerde görüp takip ettiği bir modeli tercih etmelidir alıcı kişimiz. Ne de olsa her sınıftan her bütçeden her arabayı görmüş dokunmuş hatta dinlemiştir(kapısının açılmasının kapanmasının orj.sesini – fasılasını, motor sesini, rölanti sesini ,egzosunu vs..) alıcı olan delimiz. Unutmayın ki halen insanlar araç alıp satımının bir yatırıma başlamanın ya da yatırımı sonlandırmanın bir sonucu olarak araçlarını satarlar alırlar ki bu da kazanç beklentisi demektir, ki kazanç beklentisinin olduğu her yerde olduğu gibi 2.el alımında satımında da bolca yalan dolan yani TİCARET döner. Onun için her araba delisi evela kendi birikimlerini en öne alıp karar vermelidir hayallerini koşturacağı makineye.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder